Kötümser tarafınız sizi ele geçiriyorsa bu yedi ipucunu okuyun.
Kötümser olmak kolaydır ve zaman zaman çekici bile görünebilir. Fiziksel vücudumuz için zinde olmak ve hareketsiz kalmak nasıl iki karşıt durumsa, ruhumuz için de iyimser ve kötümser olmak benzer bir karşıtlığa denk gelir. Yani kötümserlik, ruhun, içinde bulunduğu strese veya umutsuzluğa karşı verdiği tembellik kararıdır.
Kimse kötümser olmak istemez ama çoğu zor durumda, mutlu ve umutlu bir karşılık verecek enerjiyi kendimizde bulamayabiliriz. İyimser olmak için akılda tutulabilecek 7 ipucu şunlardır:
1- Kötümserlik bulaşıcıdır.
Bu tavrı kapmak istemiyorsanız etrafınızı iyimser bakış açılarıyla çevrelemek ilk alabileceğiniz önlemdir. Negatif insanlardan uzaklaşın, özellikle de kötümserlik yokuşundan aşağı yuvarlanabileceğinizi düşündüğünüz zamanlarda. Pozitif insanlarla çevrelenince, başınıza gelen çoğu şeyin ve içinde bulunduğunuz, belki yorucu görünen çoğu durumun olumlu yanlarını görmeye ve iyimser tarafınızı beslemeye başlayacaksınız.
Çevreden bahsetmişken, size kendinizi kötü hissettiren kişilere karşı mesafe koymak da kötümserliğe iyi gelecektir. Sadece pesimistler değil, sizi dinlemeyen ve sürekli sizden onu dinlemesini isteyen; size sürekli eleştirel yaklaşan veya hep ulaşamayacağınız beklentilerle sizi yargılayan kişiler insanları kötü bir ruh haline sokabilir. Kendini kötü hissetmek, her şey hakkında kötü hissetmenin başlangıcıdır.
2- Aşırı düşünmekten vazgeçin.
Bir şeyi fazla kurcalamak, bırakın kötü şeyleri, iyi şeyler hakkında bile olumsuz hissetmeye yol açabilir. Böyle bir yaklaşımla mutlu olaylardan duyduğunuz haz kısa sürer ve mutlu olma eşiğiniz de gitgide yükselir. Bu mutsuz bir hayata yol açacaktır.
Problemler karşınıza çıktığında problemi değil çözümü düşün. Zihniniz bir seferde bir şeye odaklanacağından otomatik olarak problemi düşünmekten vazgeçmiş olacaksınız. Çözüme ayırdığınız zaman karşısında problem güçsüzleşecek ve bir stres unsuru olmaktan çıkacaktır.
3- Adım atın.
Bir şeyleri değiştireceğinizi söyleyip durmaktan vazgeçin ve o şeyi değiştirmek için harekete geçin. Tıpkı aşırı düşünmek gibi, bir şeyi çok planlamak da o fikrin eskimesine, tatmin vermemesine ve büyük resmi görmekten vazgeçip küçük ayrıntılarda boğulmanıza sebep olur. Ertelemek yerine fikrinizi veya kararınızı gerçekleştirmek için bir adım atın. Çabanıza karşı alacağınız en ufak bir meyve bile hevesinizi körükleyecek ve pozitif bir tutum sergilemeye devam ederseniz bu, yuvarlanan bir kartopu gibi büyüyecektir.
Değiştiremeyeceğiniz şeyler içinse tavrınızı değiştirmek önemlidir. Sonuç olarak bir şeyi değiştirmek veya ona karşı tutunulan tavrı değiştirmek aynı kapıya çıkacaktır. İlk durumda sorun olan durum yok olur, ikincideyse o durum sorun olmaktan çıkar.
4- İlham verici cümleler kullanın.
Kötümser bakış açınızı değiştirmek konusunda kararlı bile olsanız bunu unuttuğunuz anlar olabilir. Bu durumlara hazırlıklı olmak için not kağıtlarına "her şey mümkündür”, "olumlu şeyler düşünmeyi seçiyorum” gibi veya size kendinizi iyi hissetiren, içinizdeki gücü hatırlatan cümleler yazın. Bunları gün içinde sık sık karşınıza çıkacak yerlerde bulundurun.
Bu uygulama, iyimserliğe giden yolun ilerisinde işinize yarayacağı gibi başlarında da faydalı olabilir. Beyniniz sürekli tekrarlanan bazı şeyleri benimser ve onlara uygun çalışmaya başlar. Sıklıkla gördüğünüz bu pozitif düşünceleri bir zaman sonra ister istemez zihniniz de kabullenecektir.
5- Geleceğiniz geçmişiniz gibi olmak zorunda değildir.
Geçmişte mutsuzluk ya da başarısızlık yaşamanız, hayatınızı sürekli hayal kırıklığıyla geçireceğiniz anlamına gelmez. Hatta bunları gelecek için alınmış dersler olarak görmek gerekir. Tecrübe etmeden bir şeyler için yüzde yüz hazırlıklı olmak mümkün değildir. Sadece başımıza gelmiş olan şeylerden çıkardığımız dersler bize hayatın getirebileceği problemlere karşı doğru çözümler bulmayı öğretecektir.
Geçmişin sıkıntıları ya ufak tefektir ya da zaman geçtikçe ufak tefek olarak kalırlar. Bunları potansiyel hastalıklara karşı yapılmış aşılar olarak görmek, zihinsel sistemimizi potansiyel bir saldırıya karşı güçlendireceğini bilmek pozitif bir yaklaşım edinmeye yardımcı olur.
6- Özgüven gösterin.
Eğer özgüveni yüksek biri gibi davranırsanız, beyniniz zamanla bu duruma ayak uyduracaktır. Özgüven çoğu iş ilişkisinde ve romantik ilişkide eksikliğiyle büyük sorunlara yol açabilir. Kariyerinde yerinde saymak, kendini gösterememek veya ikili ilişkilerde kıskançlık, aşırı ilgi gibi durumlar özgüven eksikliğine dayanan problemlerdir ve kesinlikle kötümserliğe sebep olabilirler. Özgüven edinmek kişinin hayat kalitesini yükseltmek için atabileceği ilk adımlardan biridir ve bunun en kolay yolu ilk safhada "mış gibi” yapmaktır.
Özgüvenli insanlar daha dik durur, daha büyük adımlar atar ve daha hızlı yürürler. Bunlar edinebileceğiniz ilk fiziksel alışkanlıklardır. Açık ve kendinden emin konuşmak da birebir ilişkilerde özgüvenli olduğunuzu gösterir.
7- Pozitif bir tonda konuşun veya gülümseyin.
Beyninizin bedeninizin yaptıklarını takip edeceğini söylemiştik. Bunu hızlıca kanıtlamak için bu uygulamayı deneyin. Canınız sıkkınken veya stresliyken biriyle konuşmanız gerektiğinde pozitif bir ses tonu kullanın. Gülümseyerek konuşun veya en asık suratlı halinizdeyken bir kere içten bir şekilde kocaman gülümseyin. Kötü hissiyatınız hızla zayıflayacak ve gülme halini devam ettirmek için kendini ayarlamaya çalışacaktır.
Eğer bunu sırf kötümserliği yenmek için değil her zaman yaparsanız sürekli olarak pozitif ruh halinizi korumanız mümkündür.
ALINTI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder