Öncelikle parayla aramızı duygusal anlamda iyileştirmeliyiz. Yani parayı sevmeli ve değer vermeliyiz.
Değer verdiğimiz her şeyi daha çok hayatımıza çekeriz, duygusal anlamda direncimizin olduğu her şeyi de, farkında olmasak bile kendimizden uzaklaştırırız. Hayatta her şeyde olduğu gibi para da bir enerji biçimidir. Fakat paraya dair toplumsal bilinçaltımızda negatif bir çok programa sahibiz. ''Para insanı bozar'', ''Çok laf yalansız, çok para haramsız olmaz'' gibi klişe sözlerimiz varken para değersizleşiyor zihnimizde. O zaman para bize neden gelsin ki? Sen hiç senden hoşlanmayan birinin yanında bulunmak ister misin, ona çekilir misin? Para da hayatımızdaki varlığında ona dair taşıdığımız inancın enerjisine göre hareket etmeyi sever. Paraya tutkun olmaktan bahsetmiyorum, paranın amaç olmadığının farkındalığı ile, onu seversen ve paraya değer verirsen bir şekilde onu hayatına çekersin. Zenginliğin yolu önce zihinde bolluk bilincinde olmak. Zenginlik bilincinde olamadığını hisseden ve hayatında bolluk olmayan her insan kendi kendine paraya bakışını sorgulayıp, paraya dair olumsuz etiketlerini önce fark edebilir.
Yokluk bilinci içinde büyümüş ama kıtlık bilincini aşmış hayatı değişmiş insanları hepimiz duyarız. Önce zihinlerindeki paraya olan inancı değiştirmişlerdir, paraya ulaşacaklarından emindirler. Bunun gibi olumsuz inançları fark edebilir, sonra bunları olumlamalar ile pozitif inanca dönüştürebilirsiniz. Zenginliğe ve bolluğa layık olduğunu yüreğinde hissedebilir , 'ben de hak ediyorum' inancını besleyebilir. Sahip olmadan önceki 'güven' çok önemlidir, yani sahip olmadan da bugün sahip oluyorum inancında olmak, çekim gücünü kesinleştirir. Bu olumu düşünceler zihninin doğal bir parçası olduğunda, (ki olumlamalar ile bunu sağlamak mümkün), bilinçaltından bu yönde bir itilim oluşur, parayı kazanacak fikirler, olaylar ve insanlar döngüsü başlar ve tabii eylemlerin de akmaya başlar. Yani harekete geçersin. Para da sana doğru harekete geçer.
Değer verdiğimiz her şeyi daha çok hayatımıza çekeriz, duygusal anlamda direncimizin olduğu her şeyi de, farkında olmasak bile kendimizden uzaklaştırırız. Hayatta her şeyde olduğu gibi para da bir enerji biçimidir. Fakat paraya dair toplumsal bilinçaltımızda negatif bir çok programa sahibiz. ''Para insanı bozar'', ''Çok laf yalansız, çok para haramsız olmaz'' gibi klişe sözlerimiz varken para değersizleşiyor zihnimizde. O zaman para bize neden gelsin ki? Sen hiç senden hoşlanmayan birinin yanında bulunmak ister misin, ona çekilir misin? Para da hayatımızdaki varlığında ona dair taşıdığımız inancın enerjisine göre hareket etmeyi sever. Paraya tutkun olmaktan bahsetmiyorum, paranın amaç olmadığının farkındalığı ile, onu seversen ve paraya değer verirsen bir şekilde onu hayatına çekersin. Zenginliğin yolu önce zihinde bolluk bilincinde olmak. Zenginlik bilincinde olamadığını hisseden ve hayatında bolluk olmayan her insan kendi kendine paraya bakışını sorgulayıp, paraya dair olumsuz etiketlerini önce fark edebilir.
Yokluk bilinci içinde büyümüş ama kıtlık bilincini aşmış hayatı değişmiş insanları hepimiz duyarız. Önce zihinlerindeki paraya olan inancı değiştirmişlerdir, paraya ulaşacaklarından emindirler. Bunun gibi olumsuz inançları fark edebilir, sonra bunları olumlamalar ile pozitif inanca dönüştürebilirsiniz. Zenginliğe ve bolluğa layık olduğunu yüreğinde hissedebilir , 'ben de hak ediyorum' inancını besleyebilir. Sahip olmadan önceki 'güven' çok önemlidir, yani sahip olmadan da bugün sahip oluyorum inancında olmak, çekim gücünü kesinleştirir. Bu olumu düşünceler zihninin doğal bir parçası olduğunda, (ki olumlamalar ile bunu sağlamak mümkün), bilinçaltından bu yönde bir itilim oluşur, parayı kazanacak fikirler, olaylar ve insanlar döngüsü başlar ve tabii eylemlerin de akmaya başlar. Yani harekete geçersin. Para da sana doğru harekete geçer.
Parayla ilgili olumlama örnekleri
Paraya değer veriyor, parayı seviyorum ve hayatıma kabul ediyorum.
Her geçen gün maddi ve manevi bolluk ve bereketi artan oranda hayatıma çekiyorum.
Bolluk ve zenginliği hak ediyorum ve evrenin bolluk içinde olduğuna inanıyorum.
İhtiyaçlarım doğal olarak karşılanıyor, ben zenginliğe, konfora ve kaliteli yaşam standartlarına layığım.
Her geçen gün maddi ve manevi bolluk ve bereketi artan oranda hayatıma çekiyorum.
Bolluk ve zenginliği hak ediyorum ve evrenin bolluk içinde olduğuna inanıyorum.
İhtiyaçlarım doğal olarak karşılanıyor, ben zenginliğe, konfora ve kaliteli yaşam standartlarına layığım.
Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder