Enerji, serbest bırakmaya ya da koşullandırmayla değişen bir güç… Bir şeyler istediğiniz gibi yürümüyorsa, dilekleriniz gerçekleşmiyorsa önce kendi enerjinizi değiştirerek başlayın.
Aşkta şansızım!
Evlenemiyorum!
Evliliğim yürümüyor!
İşlerim yürümüyor, para yetmiyor, ayın sonu gelmiyor!
Bir türlü terfi edemedim!
Ben hep kaybediyorum.
Bu sözleri söylemek bile aslında enerjiyi düşürür. Başa gelen birçok olayda kendimizce ürettiğimiz bahane çoktur; ya etrafımızdakilerde sorunlar vardır ya da bizim şansımız yoktur. Elbet bunların etkisi de olabilir ama biraz da sorunun çıkış noktası kendimiz değil miyiz?
Egolarımız, korkularımız, boş vermişliklerimiz, hayattan bıkkınlıklarımız, şansım yok zaten diyerek şansı kendimizden itmemiz, hayata karşı cazibeli olmanın sırlarını ya da iç benliğimizde sahip olduğumuz o sınırsız enerjimizi belki de yeterince kullanmamamız… İşte kendimizle ilgili keşfetmemiz gerekenler bunlar olabilir mi?
Enerji doğru kullanarak hayat nasıl güzelleştirilir?
İlişkilerim yürümüyor. Eşim, sevgilim beni anlamıyor. Devamlı tartışıyoruz. Hiç aramıyor; hep ben arıyorum. Mesajlarıma cevap vermiyor. Evliliğe yanaşmıyor. Evliliği yürütmek için hiçbir çabası yok. Neden benim bir ilişkim yok? Neden ben de zengin değilim? Neden işte başarım görülmüyor? Neden hiçbir yaptığım değer görmüyor?
Bu tür sorularla, sorunlarla hepimiz karşılaşırız hayatımız süreci içerisinde. Hep sorarız neden, niye… Olayları suçlarken ya da etrafımızdakileri, asıl sorunun kendimizden kaynaklanabildiği kısmına pek de aynı şiddette ehemmiyet vermeyiz kimi zaman. Ama bir gerçek vardır ki; insan ne düşünürse, nasıl davranırsa hayatına da onu çeker, enerjisini de o şekilde yönlendirir, düşürür ya da yükseltir. Aşırı kaygılı insanların da enerjisi düşüktür çünkü kaygılar ve ön yargılar da insanın enerjisini düşürür.
Bazı saplantılarımız ya da savunduğumuz bazı durumlar vardır. Örneğin; erkekler ilgisizdir/kadınlar çok konuşur gibi sözler söyleyen, buna inanan veya arkadaşlarınızla konuşmalarınızda sürekli bu tarz ön yargıları ya da öğretilmişlikleri dile getiren bir insansanız size ilgi göstermeyen erkekleri ya da çok konuştuğuna inandığınız kadınları hayatınıza çekersiniz. Evrenle alışveriş listenizi, inanın aslında kendiniz belirlersiniz. Aldığınız kararların da sonuçlarını yaşarsınız.
Etrafınızı değiştiremeyebilirsiniz ama kendi düşüncesel yaklaşımlarınızı ve size davranış şekillerini değiştirebilirsiniz; enerjinizi değiştirerek. Enerji değiştirme aşamalarında size yardım edecek yöntemler var, bunların yanı sıra kendinize uyabilecek meditasyonları bularak uygulamaya başladığınızda yavaş yavaş enerjilerinizin değiştiğini de fark edersiniz. Örneğin affetme, kendini sevme, korkuları yenme, geçmiş karmaları yenme, yüzleşme meditasyonları. Bunlardan birini ya da size uyacak birçoğunu seçebilirsiniz. Tabi ki meditasyon yaptım; her şey güllük gülistanlık oldu şeklinde fazla iyimser yaklaşımlar değil beklentimiz. Birçok enerji güçlendirme sırrını da uygulayarak desteklemek gerekiyor.
İş hayatımda, aşk hayatımda, parayla ilişkimde enerjilerimi değiştirmek istiyorum diyorsanız enerjiyi nasıl değiştirebilirsiniz?
Kararlı olun
Kendi potansiyelinizi keşfederek, kendi değerinizi anlayarak, öz güveninizi geliştirerek, kendinizi sevmeyi öğrenerek, amaçlarınızı doğru belirleyerek, karar vererek ve kararlarımın arkasında durarak, enerjini tüketenleri hayatınızdan uzaklaştırarak, hayır diyebilmeyi öğrenerek… Enerjiyi bunlarla değiştirebilmeniz mümkün ama önce kararlı olmalı ve hiçbir durumda yılıp, pes etmemelisiniz.
Dengede kalın
Önce iç dengeyi sağlarsanız, dış dengeler de yerine oturur. Koşullandırdığınız, fazla anlam yüklediğiniz her şey sizden daha çok uzaklaştığı gibi, size engel de olur. Hayatınızda bazı şeylerin netleşmesini istiyorsanız önce arının, farkındalık kazandığınız her şeyi zamanla değiştirip dengeye ulaşmanız mümkün. Kendi içiniz dönüp, önce kendinizi rahatlatacak çözümlere yönelin.
Önce düşüncelerinizi sonra duygularınızı ve bunlara bağlı olarak davranışlarınızı değiştirdiğinizde bir üst enerji seviyesine çıkar ve değiştirebilme, hayatınızı daha çok kontrol edebilme gücüne sahip olursunuz. Bu da dengeyi bulmanızı ve dengede kalmanızı sağlar. Düşüncenin gücü yaşananın olayların seyrinde ciddi bir yere sahip. Hangi enerjiyi yollarsanız bir bumerang gibi size geri döner.
Egonuzun esiri olmayın
Marianne Williamson’ın sözü çok güzel açıklar huzuru bulmanın ne olduğunu… “Ego der ki, Her şey yerine oturduğunda huzuru bulacağım. Ruh der ki, Huzuru bul, her şey yerine oturacaktır.”
Önce iç huzuru yaratırsanız, dış huzur da sırasıyla gelir. Egonuzun oyununa fazla gelirseniz, bu durum sizi iç huzurunuzdan da uzaklaştırır. Her yapmak istediğiniz şeyde ego susmayacaktır; sen yapamazsın, bunu şöyle yapma, bunu şöyle yap… Eğer ego çok yüksekse bu durumda başarısızlık riski de fazladır. Egonuzun sesini susturmayı başarırsanız, iç sesinizi daha çok duyabilirsiniz.
Tükenmişlik sendromunu yenin
Zihinsel ve duygusal alışkanlıkları, içe dönerek ve biraz çaba harcayarak değiştirebilmeniz mümkün. Tükenmişlik yaşamak enerjiyi düşüren en büyük sebeplerden birisidir. Sorumluluklardan bunalmak, istediği kadar ilgi görememek, aşkta yaşanan olumsuzluklar parasızlık, sıradanlık, monotonluk, başarısızlık ve yetersizlik korkusu altında ezilmek tükenmişlik durumunu tetikler. Tükenmişlik; yaşam tarzından, iş ile ilgili problemlerden, taşıyabileceğinin çok üzerinde yük ve sorumluluk almaktan, kişinin kendi kişilik özellikleri gibi sebeplerden kaynaklanabilir.
Enerjiyi arttıracak yöntemlere yönelmek bu sendromu aşmayı sağlayabilir.Sağlıklı beslenme, egzersiz, düzenli katılınan sosyal aktiviteler, uyku alışkanlıklarının yeniden düzenlenmesi, olumsuzluklardan öte üretebileceği şeylere odaklanmak ve onları başarabilmek için tutkuyla çalışmak, kendi gelişimine yatırım yapmak; araştırmak, okumak, yazmak, gezmek, keyif alınabilecek hobiler yaratmak, karşılık görülmediği ilişkilerin ya da yanlış insanların peşinden koşmaktan, aşırı değer vermekten, kendi değerini düşürmekten kaçınmak, bir ilişki olmuyorsa bunu oldurmaya çalışmaktan tükenmişlik durumunun yenilmesinde etkili olabilir.
Seçimlerinizi doğru yapın
İşinizi de, eşinizi de, nasıl yaşayacağınızı da siz seçersiniz. Seçimlerinizden memnun değilseniz, neyi, nasıl seçtiğinize bir bakın. Bugüne kadar seçtiklerinize bir bakın; hep aynı tipteki insanlar, aynı tipteki olaylar mıydı? Hangi deneyimler ve hangi tarzdaki ilişkiler yaşadınız, benzerlikler neydi? Seçimlerinizi yaparken düşünceler, duyguları harekete geçirir sonra da karar alma süreçlerinizi etkiler.
Kendi içinizde çelişen inançlar da seçimlerinizi etkiler. Hayat zordur inancı size zor bir hayatı getirir. Erkekler aldatır inancı size aldatan erkekleri getirir. Seçimlerinizi yaparken, kökleşmiş inançlarınızın da bu etkisinin olduğunu biraz geçmiş seçimlerinizi incelerseniz anlamanız mümkün. Daha doğru seçimler yapmak istiyorsanız, önce bu inançların sizi nasıl engellediğine ya da size neler getirmiş olduğuna bir bakın. Ve eğer seçimlerinizdeki gücü fazla ise bu inançları iyileştirmek için kendinizle biraz zaman geçirip, kendi içinize inin. Kim gelirse gelsin eğer hep sizi mutsuz eden insanlar hayatınıza geliyorsa, sizin aynalanma süreciniz devam ediyor demektir çünkü aslında hayatımıza gelen birçok insan bizi, bize aynalar. Ve siz kendinizi değiştirmedikçe işte o aynalar da değişmez.
Dilediklerinizdekileri araç olarak görmeyin
Örneğin; evlenmek istiyorsanız bunu bir şeylerden kaçmak ya da sadece yaşım geçiyor diye yapmak düşüncesi sadece evliliği araç olarak görmektir. Yani buradaki bir amaç değildir. Bu dileğiniz gerçekleştiğinde dileğinizi araç olarak görmeniz ileriki zamanda büyük problemler getirir. Çünkü istediğinizi elde ettikten sonra araç olan kısmı devreden çıktığında bulunduğunuz durum ve yaklaşımınız zamanla sizi sonra da eşinizi mutsuz edebilecektir.
Parayla ilişkilerimizde de bu böyledir. Çok para kazanmak istersiniz. Gün gelir belki kazanırsınız da. Ama buradaki durumda da önemli olan; paranın araç değil amaç olduğunu anlayabilmektir yoksa o kazandığınız para da sonunda elinizden gider; elinizde tutmayı bilmez, savurursanız ve nasıl tutmanız, harcamanız gerektiğini bilemezseniz.
Güçlü yönlerinizi geliştirip, besleyin
Yeteneğiniz olduğu alanları keşfetmek ve bu yeteneklerin üstüne gitmek, kendinizle daha çok zaman geçirmek ve kendinizi mutlu etmek, kendi üstünüze daha çok titremek (fiziki görünüş, imajı, beden dili kullanımı, sahip olunan meziyetler; kısaca karizmanızı, hayata bağlanmanızı ya da istediğiniz gibi insanları kendinize çekmek için etkileyecek ve sahip olduğunuz her şeyi beslemek)
Enerjiyi değiştirmeyi seçmek
Karşılaştığınız tüm red edilmelere karşı dirençli olmayı, pes etmemeyi, yaptığınız hatalardan ders almayı ve öğrenmeyi, gülümsemeyi, odaklandığınız şeyleri doğru analiz etmeyi ve isteklerinize doğru odaklanmayı, tevazu göstermeyi, mutlu ilişkilere olan arzunuzu nasıl hayata geçireceğinizi, her şeyin başlangıcının iç huzurunuz olduğunu öğrenerek keşfetmek ve bu alanlardaki negatif enerjilerimi, ön yargılarınızı değiştirmeye başlamak…
Öncelikle sizi neyin mutlu edeceğini keşfetmek önemli. Siz nelerle mutlu olursunuz? İlişkilerinizde, sağlığınızda, işinizde, ekonomik durumunuzda neyi, neleri hedefliyorsunuz? Her gün bu seçtiğiniz alanlarda başarıya ulaşmak için neler yapmalısınız?
Hayatınıza giren kişiler, yaşadığınız olaylar aslında biraz da dışarıya yolladığınız enerji ile şekillenir. Siz mutlu, kendi içinizde bütün, pozitif bir insansanız, size gelecek insanlar da öyle olur.
Önce sahip olduğunuz gücün farkına varın. İstediklerinizi kendinize çekmek ve yaşamak biraz da sizin elinizde. Enerjinizi doğru kullanarak…
Bir şeylerin değişmesini istiyorsanız, artık kaybedenler arasında olmak istemiyorsanız o zaman bugünden itibaren olumsuz frekanslar yayan enerjinizi değiştirin.
Aşkta şansızım!
Evlenemiyorum!
Evliliğim yürümüyor!
İşlerim yürümüyor, para yetmiyor, ayın sonu gelmiyor!
Bir türlü terfi edemedim!
Ben hep kaybediyorum.
Bu sözleri söylemek bile aslında enerjiyi düşürür. Başa gelen birçok olayda kendimizce ürettiğimiz bahane çoktur; ya etrafımızdakilerde sorunlar vardır ya da bizim şansımız yoktur. Elbet bunların etkisi de olabilir ama biraz da sorunun çıkış noktası kendimiz değil miyiz?
Egolarımız, korkularımız, boş vermişliklerimiz, hayattan bıkkınlıklarımız, şansım yok zaten diyerek şansı kendimizden itmemiz, hayata karşı cazibeli olmanın sırlarını ya da iç benliğimizde sahip olduğumuz o sınırsız enerjimizi belki de yeterince kullanmamamız… İşte kendimizle ilgili keşfetmemiz gerekenler bunlar olabilir mi?
Enerji doğru kullanarak hayat nasıl güzelleştirilir?
İlişkilerim yürümüyor. Eşim, sevgilim beni anlamıyor. Devamlı tartışıyoruz. Hiç aramıyor; hep ben arıyorum. Mesajlarıma cevap vermiyor. Evliliğe yanaşmıyor. Evliliği yürütmek için hiçbir çabası yok. Neden benim bir ilişkim yok? Neden ben de zengin değilim? Neden işte başarım görülmüyor? Neden hiçbir yaptığım değer görmüyor?
Bu tür sorularla, sorunlarla hepimiz karşılaşırız hayatımız süreci içerisinde. Hep sorarız neden, niye… Olayları suçlarken ya da etrafımızdakileri, asıl sorunun kendimizden kaynaklanabildiği kısmına pek de aynı şiddette ehemmiyet vermeyiz kimi zaman. Ama bir gerçek vardır ki; insan ne düşünürse, nasıl davranırsa hayatına da onu çeker, enerjisini de o şekilde yönlendirir, düşürür ya da yükseltir. Aşırı kaygılı insanların da enerjisi düşüktür çünkü kaygılar ve ön yargılar da insanın enerjisini düşürür.
Bazı saplantılarımız ya da savunduğumuz bazı durumlar vardır. Örneğin; erkekler ilgisizdir/kadınlar çok konuşur gibi sözler söyleyen, buna inanan veya arkadaşlarınızla konuşmalarınızda sürekli bu tarz ön yargıları ya da öğretilmişlikleri dile getiren bir insansanız size ilgi göstermeyen erkekleri ya da çok konuştuğuna inandığınız kadınları hayatınıza çekersiniz. Evrenle alışveriş listenizi, inanın aslında kendiniz belirlersiniz. Aldığınız kararların da sonuçlarını yaşarsınız.
Etrafınızı değiştiremeyebilirsiniz ama kendi düşüncesel yaklaşımlarınızı ve size davranış şekillerini değiştirebilirsiniz; enerjinizi değiştirerek. Enerji değiştirme aşamalarında size yardım edecek yöntemler var, bunların yanı sıra kendinize uyabilecek meditasyonları bularak uygulamaya başladığınızda yavaş yavaş enerjilerinizin değiştiğini de fark edersiniz. Örneğin affetme, kendini sevme, korkuları yenme, geçmiş karmaları yenme, yüzleşme meditasyonları. Bunlardan birini ya da size uyacak birçoğunu seçebilirsiniz. Tabi ki meditasyon yaptım; her şey güllük gülistanlık oldu şeklinde fazla iyimser yaklaşımlar değil beklentimiz. Birçok enerji güçlendirme sırrını da uygulayarak desteklemek gerekiyor.
İş hayatımda, aşk hayatımda, parayla ilişkimde enerjilerimi değiştirmek istiyorum diyorsanız enerjiyi nasıl değiştirebilirsiniz?
Kararlı olun
Kendi potansiyelinizi keşfederek, kendi değerinizi anlayarak, öz güveninizi geliştirerek, kendinizi sevmeyi öğrenerek, amaçlarınızı doğru belirleyerek, karar vererek ve kararlarımın arkasında durarak, enerjini tüketenleri hayatınızdan uzaklaştırarak, hayır diyebilmeyi öğrenerek… Enerjiyi bunlarla değiştirebilmeniz mümkün ama önce kararlı olmalı ve hiçbir durumda yılıp, pes etmemelisiniz.
Dengede kalın
Önce iç dengeyi sağlarsanız, dış dengeler de yerine oturur. Koşullandırdığınız, fazla anlam yüklediğiniz her şey sizden daha çok uzaklaştığı gibi, size engel de olur. Hayatınızda bazı şeylerin netleşmesini istiyorsanız önce arının, farkındalık kazandığınız her şeyi zamanla değiştirip dengeye ulaşmanız mümkün. Kendi içiniz dönüp, önce kendinizi rahatlatacak çözümlere yönelin.
Önce düşüncelerinizi sonra duygularınızı ve bunlara bağlı olarak davranışlarınızı değiştirdiğinizde bir üst enerji seviyesine çıkar ve değiştirebilme, hayatınızı daha çok kontrol edebilme gücüne sahip olursunuz. Bu da dengeyi bulmanızı ve dengede kalmanızı sağlar. Düşüncenin gücü yaşananın olayların seyrinde ciddi bir yere sahip. Hangi enerjiyi yollarsanız bir bumerang gibi size geri döner.
Egonuzun esiri olmayın
Marianne Williamson’ın sözü çok güzel açıklar huzuru bulmanın ne olduğunu… “Ego der ki, Her şey yerine oturduğunda huzuru bulacağım. Ruh der ki, Huzuru bul, her şey yerine oturacaktır.”
Önce iç huzuru yaratırsanız, dış huzur da sırasıyla gelir. Egonuzun oyununa fazla gelirseniz, bu durum sizi iç huzurunuzdan da uzaklaştırır. Her yapmak istediğiniz şeyde ego susmayacaktır; sen yapamazsın, bunu şöyle yapma, bunu şöyle yap… Eğer ego çok yüksekse bu durumda başarısızlık riski de fazladır. Egonuzun sesini susturmayı başarırsanız, iç sesinizi daha çok duyabilirsiniz.
Tükenmişlik sendromunu yenin
Zihinsel ve duygusal alışkanlıkları, içe dönerek ve biraz çaba harcayarak değiştirebilmeniz mümkün. Tükenmişlik yaşamak enerjiyi düşüren en büyük sebeplerden birisidir. Sorumluluklardan bunalmak, istediği kadar ilgi görememek, aşkta yaşanan olumsuzluklar parasızlık, sıradanlık, monotonluk, başarısızlık ve yetersizlik korkusu altında ezilmek tükenmişlik durumunu tetikler. Tükenmişlik; yaşam tarzından, iş ile ilgili problemlerden, taşıyabileceğinin çok üzerinde yük ve sorumluluk almaktan, kişinin kendi kişilik özellikleri gibi sebeplerden kaynaklanabilir.
Enerjiyi arttıracak yöntemlere yönelmek bu sendromu aşmayı sağlayabilir.Sağlıklı beslenme, egzersiz, düzenli katılınan sosyal aktiviteler, uyku alışkanlıklarının yeniden düzenlenmesi, olumsuzluklardan öte üretebileceği şeylere odaklanmak ve onları başarabilmek için tutkuyla çalışmak, kendi gelişimine yatırım yapmak; araştırmak, okumak, yazmak, gezmek, keyif alınabilecek hobiler yaratmak, karşılık görülmediği ilişkilerin ya da yanlış insanların peşinden koşmaktan, aşırı değer vermekten, kendi değerini düşürmekten kaçınmak, bir ilişki olmuyorsa bunu oldurmaya çalışmaktan tükenmişlik durumunun yenilmesinde etkili olabilir.
Seçimlerinizi doğru yapın
İşinizi de, eşinizi de, nasıl yaşayacağınızı da siz seçersiniz. Seçimlerinizden memnun değilseniz, neyi, nasıl seçtiğinize bir bakın. Bugüne kadar seçtiklerinize bir bakın; hep aynı tipteki insanlar, aynı tipteki olaylar mıydı? Hangi deneyimler ve hangi tarzdaki ilişkiler yaşadınız, benzerlikler neydi? Seçimlerinizi yaparken düşünceler, duyguları harekete geçirir sonra da karar alma süreçlerinizi etkiler.
Kendi içinizde çelişen inançlar da seçimlerinizi etkiler. Hayat zordur inancı size zor bir hayatı getirir. Erkekler aldatır inancı size aldatan erkekleri getirir. Seçimlerinizi yaparken, kökleşmiş inançlarınızın da bu etkisinin olduğunu biraz geçmiş seçimlerinizi incelerseniz anlamanız mümkün. Daha doğru seçimler yapmak istiyorsanız, önce bu inançların sizi nasıl engellediğine ya da size neler getirmiş olduğuna bir bakın. Ve eğer seçimlerinizdeki gücü fazla ise bu inançları iyileştirmek için kendinizle biraz zaman geçirip, kendi içinize inin. Kim gelirse gelsin eğer hep sizi mutsuz eden insanlar hayatınıza geliyorsa, sizin aynalanma süreciniz devam ediyor demektir çünkü aslında hayatımıza gelen birçok insan bizi, bize aynalar. Ve siz kendinizi değiştirmedikçe işte o aynalar da değişmez.
Dilediklerinizdekileri araç olarak görmeyin
Örneğin; evlenmek istiyorsanız bunu bir şeylerden kaçmak ya da sadece yaşım geçiyor diye yapmak düşüncesi sadece evliliği araç olarak görmektir. Yani buradaki bir amaç değildir. Bu dileğiniz gerçekleştiğinde dileğinizi araç olarak görmeniz ileriki zamanda büyük problemler getirir. Çünkü istediğinizi elde ettikten sonra araç olan kısmı devreden çıktığında bulunduğunuz durum ve yaklaşımınız zamanla sizi sonra da eşinizi mutsuz edebilecektir.
Parayla ilişkilerimizde de bu böyledir. Çok para kazanmak istersiniz. Gün gelir belki kazanırsınız da. Ama buradaki durumda da önemli olan; paranın araç değil amaç olduğunu anlayabilmektir yoksa o kazandığınız para da sonunda elinizden gider; elinizde tutmayı bilmez, savurursanız ve nasıl tutmanız, harcamanız gerektiğini bilemezseniz.
Güçlü yönlerinizi geliştirip, besleyin
Yeteneğiniz olduğu alanları keşfetmek ve bu yeteneklerin üstüne gitmek, kendinizle daha çok zaman geçirmek ve kendinizi mutlu etmek, kendi üstünüze daha çok titremek (fiziki görünüş, imajı, beden dili kullanımı, sahip olunan meziyetler; kısaca karizmanızı, hayata bağlanmanızı ya da istediğiniz gibi insanları kendinize çekmek için etkileyecek ve sahip olduğunuz her şeyi beslemek)
Enerjiyi değiştirmeyi seçmek
Karşılaştığınız tüm red edilmelere karşı dirençli olmayı, pes etmemeyi, yaptığınız hatalardan ders almayı ve öğrenmeyi, gülümsemeyi, odaklandığınız şeyleri doğru analiz etmeyi ve isteklerinize doğru odaklanmayı, tevazu göstermeyi, mutlu ilişkilere olan arzunuzu nasıl hayata geçireceğinizi, her şeyin başlangıcının iç huzurunuz olduğunu öğrenerek keşfetmek ve bu alanlardaki negatif enerjilerimi, ön yargılarınızı değiştirmeye başlamak…
Öncelikle sizi neyin mutlu edeceğini keşfetmek önemli. Siz nelerle mutlu olursunuz? İlişkilerinizde, sağlığınızda, işinizde, ekonomik durumunuzda neyi, neleri hedefliyorsunuz? Her gün bu seçtiğiniz alanlarda başarıya ulaşmak için neler yapmalısınız?
Hayatınıza giren kişiler, yaşadığınız olaylar aslında biraz da dışarıya yolladığınız enerji ile şekillenir. Siz mutlu, kendi içinizde bütün, pozitif bir insansanız, size gelecek insanlar da öyle olur.
Önce sahip olduğunuz gücün farkına varın. İstediklerinizi kendinize çekmek ve yaşamak biraz da sizin elinizde. Enerjinizi doğru kullanarak…
Bir şeylerin değişmesini istiyorsanız, artık kaybedenler arasında olmak istemiyorsanız o zaman bugünden itibaren olumsuz frekanslar yayan enerjinizi değiştirin.
alıntıdır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder