Güvensizliklerimizi
saklamaktansa onları açığa vurmak daha fazla cesaret ister, insanlarla ilişki
kurmak onları baskılamaktan daha fazla güç gerektirir, kör bir refleksle değil
üzerinde düşünülmüş ilkelerle hareket etmek daha fazla erkeklik ya da kadınlığa
bağlıdır. Sertlik kaslarda ya da olgunlaşmamış bir zihniyette değil, ruh ve
maneviyattadır.”
Alex
Karras
Hayat
kolay değil.
Çok
çalışmak insanları şanslı kılar; hayaller bu sayede gerçeğe dönüşür. O yüzden
her sabah, bir önceki günden daha ileri gitmeye ve daha fazla mücadele etmeye
hazır olarak kalkın.
Bazen
başarısız olacaksınız.
Bunu
ne kadar hızlı kabullenirseniz, o kadar hızlı ve başarılı bir şekilde
hayatınızda ilerleme kaydedersiniz. Hiçbir zaman bir işin yürüyeceğinden %100
emin olamazsınız fakat hiçbir şey yapmamanın işe yaramayacağından %100 emin
olabilirsiniz. O yüzden ne yapmak istiyorsanız yapın. Ya başarırsınız ya da bir
hayat dersi alırsınız. İkisi de kazançlı bir durum.
Şu
anda bilmediğiniz çok şey var.
Öğrenmeyi
bıraktığınız gün, yaşamayı da bıraktığınız gündür. Yeni bilgileri benimseyin,
onlar hakkında düşünün ve kendi içinizde ilerlemek için bu bilgileri kullanın.
Yarın
olmayabilir.
Şu
anda, dünyanın bir yerinde birileri yarın öleceklerinin farkında olmadan
planlar yapıyor. Acı ama gerçek. O yüzden zamanınızı akıllıca kullanın ve biraz
duraksayıp, onun değerini bilin.
Kontrol
edemeyeceğiniz çok şey var.
Zamanınızı,
yeteneğinizi ve duygusal enerjinizi kontrolünüzün dışındaki şeyleri kontrol
etmeye çalışarak harcamak, hayal kırıklığı, mutsuzluk ve verimsizliğin
reçetesidir. Enerjinizi, kontrol edebileceğiniz durumlar üzerinde kullanın.
Dışarıdan
öğrendiklerimiz, gerçek bilgi değildir.
Bilgi,
deneyimle kazanılır. Bir iş hakkında yüzlerce kere konuşabilirsiniz, fakat bu
tartışmalar size sadece felsefi bir kavrayış sağlayacaktır. Bir işi gerçekten
bilmek için, onu ilk elden deneyimlemek gerekir.
Değer
katmadan başarılı olamazsınız.
Zamanınızı
başarılı olmak için değil, değer yaratmak için harcayın. Etrafınızdaki dünya
için değerli olduğunuzda, başarılı da olacaksınız.
Hep
sizden daha fazlasına sahip olanlar olacak.
Konu
ister para, ister arkadaş, ister eşya olsun, her zaman sizden daha fazlasına
sahip olan insanlar olacaktır. Ama unutmayın, ne kadar fazlasına sahip
olduğunuz değil, onlara sahip olma konusunda ne kadar tutkulu olduğunuz
önemlidir. Yani bütün mesele yolculuğun kendisi.
Geçmişi
değiştiremezsiniz.
Maria
Robinson’ın bir keresinde söylediği gibi: “Kimse geçmişe gidip yeni bir
başlangıç yapamaz, fakat herkes bugün başlayıp yeni bir son yaratabilir.”
Olanları değiştiremezsiniz, ama olanlar karşısındaki tepkilerinizi
değiştirebilirsiniz.
Sizi
mutlu edebilecek tek kişi, yine sizsiniz.
Mutluluğunuzun
temeli, kendinizle olan ilişkinizde yatar. Tabii ki dışsal öğeler ruh haliniz
üzerinde etkilidir, fakat uzun vadede hiç bir şey kendinizle ilgili
düşündükleriniz kadar önemli değildir.
Sizi
sevmeyecek insanlar mutlaka olacak.
Herkesin
her şeyi olamazsınız. Ne yaparsanız yapın, sizden farklı düşünen biri mutlaka
olacaktır. O yüzden doğru olduğunu hissettiğiniz şeyleri yapmaya odaklanın.
Diğerlerinin sizin hakkınızda düşündükleri ve söyledikleri o kadar da önemli
değil. Önemli olan, sizin kendiniz hakkında nasıl hissettiğiniz.
İstediklerinizi
her zaman elde edemeyeceksiniz.
Mick
Jagger’ın dediği gibi, “Her zaman istediğinizi alamazsınız fakat denerseniz,
bazen ihtiyacınız olanı bulabilirsiniz.” Etrafınıza bakın. Şu anda sahip
olduklarınızın kıymetini bilin. Birçok insan bu kadar şanslı değil.
Hayatta
ne verirseniz onu alırsınız.
Eğer
sevgi istiyorsanız, sevgi verin. Eğer arkadaş istiyorsanız, arkadaş canlısı
olun. Eğer para istiyorsanız, değer yaratın. Gerçekten bu kadar basit.
İyi
arkadaşlar gelir ve gider.
Lisedeki
arkadaşlarınızın çoğu üniversitedeyken arkadaşınız değildir. Üniversitedeki
arkadaşlarınızın çoğu da 20’li yaşlarınızdaki iş hayatınızda yer almaz. 20’li
yaşlardaki arkadaşlarınızın çoğu, eşinizle ikinci çocuğunuzu dünyaya getirirken
orda olmayacaklardır. Fakat bazı arkadaşlar hep kalır. Zamanı sizinle aşan bu arkadaşlar,
asıl önemli olanlardır.
Her
gün aynı şeyleri yapmak kişisel gelişmeyi engeller.
Eğer
aynı şeyleri yapmayı sürdürürseniz, aynı şeyleri elde etmeyi de sürdürürsünüz.
Bir şeyleri değiştirdiğinizde büyürsünüz. Yeni şeyler denediğinizde, güvenli bölgenizi
genişletmiş olursunuz.
Yeni
bir şeyler denerken hiç bir zaman %100 hazır hissetmeyeceksiniz.
Bir
fırsat oluştuğunda, kimse tam anlamıyla hazır hissetmez. Çünkü hayattaki büyük
fırsatların çoğu, bizi güvenli bölgemizden çıkmaya zorlar. Bu da tam anlamıyla
rahat ve hazır hissedemeyeceğimiz anlamına gelir.
Unutmayın,
başkası gibi olmaya çalışmak, olduğumuz kişiyi harcamak demektir. Güç,
kendinizle barışık olmak ve olduğunuz kişiden memnun olmakla kazanılır.