Kökü Afrika’ya uzanan AİLE DİZİMİ; iyileştirici, dönüştürücü, farkındalığı arttırıcı ve şifalandırıcı bir ruhsal çalışmadır.
Tarihçe:
Afrika’ya katolik misyoneri olarak giden Bert Hellinger’in, Zulu’lardan öğrenerek sistematik hale getirdiği ‘Familien Aufstellung’ yaklaşık otuz yıldır Almanya’dan dünyaya yayılmaktadır. Aile Dizimlemesi büyük başarılarla bir çok kent, ülke ve kıtaya yayılmakta, Hollanda’da “Familien Opstellung” adıyla, resmi sağlık sigortalarınca masrafları üstlenilen, tamamlayıcı tıp dallarından biri olarak tanınmaktadır.
Hala şaman inançlarına bağlı yaşayan Zulu’ların, ateş başında toplanarak, sorunlarının çözümüne yönelik yaptıkları törenlerde, atalarının ruhlarını çağırarak onlardan yardım almalarıdır temel nokta.
Soyaçekim; güzel bir cilt, fazla kilolar, kanser v.b. genetik unsurlarla sınırlı değildir. ‘Babasına çekmiş’, ‘annesi kılıklı’ gibi terimlerin bahsettiği huylarla da… Aile büyüklerinin yaşadıkları ve yaşananların bıraktıkları etkiler de; kuşaktan kuşağa aktarılan/üstlenilen miraslar arasındadır. Ruhsal gelişim süresince; ruhun bedenlendiği ailede; tüm bireyler birbirlerini karşılıklı olarak seçmişlerdir; çünkü birbirlerinden öğrenecekleri vardır.
Örneğin, anneannesi şiddete maruz kalmış bir kişi, ‘anneannem nasıl dayak yediği halde dedemi sevip, onunla evli kalmaya devam edebilmiş?’ dediyse, çocukken şiddete maruz kalmamasına rağmen, eşinden şiddet görebilir. Bunun bir sebebi de, kabullenemediği olayı, evrenin aynısını kişiye yaşatarak karşısına çıkartmasıdır. Üstlenmenin altında yatan, kişinin anneannesine duyduğu sevgidir ama anneannesinin hayat deneyimini kabullenip onaylamak yerine, saygısızlık göstermesidir. Freudyen psikilojik terapi 20. y.y.’ın özellikle ikinci yarısına önemli farkındalıklar getirse de, 0-6 yaş dönemini baz aldığından, bu tip olaylar karşısında tıkanır. Çocukken şiddet görmemiş kişi, psikoloğa başvurarak olayın kaynağını bulamadığından, sorunu kökünden çözümleyemez. Çünkü sorunların kökleri sadece bizde yatmamakta, gerilere, hatta yedi kuşak öncesine kadar gidebilmektedir.
AİLE DİZİMİ: Aile Köklerine Yapılan Spiritüel Bir Yolculuktur.
Diğer bir örnekle, maddi durumu iyi bir aileden gelen, eğitimli bir kişinin maddi sıkıntı içinde olmasına karşılık yapılan bir aile dizimi çalışmasının çıkarımını anlatmak istiyorum size. Görünürde bolluk içinde yaşaması gereken bu kişinin, yaklaşık yüz yıl önce savaş yüzünden topraklarını, mal varlıklarını bırakarak, diğer etnik grup tarafından aimilasyona uğramamak, hayatta kalabilmek için kaçarak başka bir ülkeye göçmüş bir ailenin 5. kuşak bireyi olarak, aile büyüklerine olan kuvvetli sevgi bağı ile, ‘atalarım için önemli olan köşkleri, altınları değil, hayatta kalabilmekti, yaşayabilmek için parasızlığı göze aldılar, ben de onlar gibi sıkıntı çekerek onlara olan bağımı kanıtlamalıyım, param çok olursa onlara ihanet etmiş olurum’ düşünce ve hissine bağlanmış olduğu ortaya çıktı, o çalışmaya kadar kendisi de böyle bir düşünceye bağlı yaşadığını bilmiyordu.
Çözümler nasıl ortaya çıkıyor, şifa nasıl gerçekleşiyor?
Aile Dizimi çalışması; bir grup çalışmasıdır. İleri aşamalarda, ya da bireysel çalışma taleplerinde sembollerle çalışmak mümkündür. İlk kez aile dizimi yaptırmak isteyen bir kişiye geldiği kök ailesinin dizimini yaptırması tavsiye edilir. Annesi, babası, kardeşleri ve kendisi için grup içinden temsilciler seçip, onları alan içinde dizer (aile dizimi ismi buradan gelmektedir) ve aile dizimi terapistinin yönetimiyle çalışma başlar. Oluşan enerji alanında, spiritüel bir çalışma başlar. Birbirlerini ilk kez o çalışmada gören insanlar, birbirlerinin aile bireyleri gibi hissetmeye, konuşmaya ve davranmaya başlarlar.
Yukarıdaki örneklere devam edecek olursak, eşinden dayak yediği için aile dizimi yaptıran bir kişinin, temsilcilerin hisleri, çalışma boyunca çıkan işaretler ve onların fark edilip izlenmesi, rehberlerin yardımları ve gelen enerjinin kullanımı ile çalışma ilerledikçe konuyla/konularla ilgisi olan, gerekli aile bireyleri için de seçilen temsilcilerin de alanda dizimiyle, kişinin bu olayı anneannesinden üstlendiği ortaya çıktığında, artık çalışmanın sonuna yaklaşılmıştır. Bir dizimleme ortalama 30 dk. sürer. 10 dakika ya da 1 saat süren dizimler de olabilir. En önemli aşama, kişinin bile farkında olmadığı, hatta bilmediği bu gerçeğin, enerji alanında ortaya çıkmasıdır. Çalışmanın finali; dizim yaptıran kişinin anneannesini temsil eden kişinin önüne giderek, O’nun hayatına ve seçimlerine saygı duyduğunu dile getirerek, aldığı yükü saygıyla iade etmesidir. Aynı şekilde diğer örnekte de, atalarının seçimlerine saygı gösteren bireyin, o yaşam tarzının onların hayatlarının ve kaderlerinin bir parçası olduğunu kavraması ve kabul etmesidir. Büyükler de, sevgiyle ya da başkaldırıyla üstlenileni saygı gösterilerek geri alırken, ‘sen bizim yaptıklarımızı tekrar etmek zorunda değilsin’ derler. Bu anlatımlar okunurken sizlere piyes gibi gelebilir, çünkü olayın pratik boyutunda yaşanan enerjiyi, hissedilen sinerjiyi canlı tecrübe ederek anlayabilirsiniz.
Yaşadığımız sorunların temelleri; aile büyüklerimizden üstlendiklerimiz olabildiği gibi, kardeşlerimizden geliyor olabilir. Yaşama sevinci olmayan, sürekli suçluluk duygusuyla yaşayan bir kişi, bunların nedeninin, kürtajla alınmış ya da doğumundan kısa süre sonra ya da bebekken ölen kardeşi yüzünden olabileceğini AİLE DİZİMİ çalışmasıyla anlayıp, şifa bulabilir. ‘Kardeşim yaşayamamıştı, ben de ölmeliyim, yaşayarak O’na haksızlık yapıyorum, benim de yaşamam lazım’ tarzındaki hisler, kişinin hayatı boyunca bilinçaltında bastırılmıştır. Çalışmanın gücüyle gerçek hisler ortaya çıktığında, intihara meyilinin/ enerjisinin azlığının sebebini anlamış olur. Aslında bunun altında yatan sebep; sevgiyle yapılmasına karşın, kardeşinin kaderine saygısızlıktır. O’nun kaderini kabullenmeyerek evrene saygısızlıktır. Kardeşinin temsilcisiyle (ki o kişi o anda gerçekten kardeşinin enerjisi ile doluyor) yaptığı konuşma, gözgöze bakış, kucaklaşma ile çözülmeler yaşanmaya başlanır. Ölmüş kardeşine ya da yukarıdaki diğer örneklerde, anneannesi ya da atalarına kalbinde sevgiyle yer verdiğinde ve onların yaşamlarına, seçimlerine, kaderlerine saygı gösterdiğinde her iki taraf da özgürleştiklerini hissederler.
Kişi anneannesine bağlılığını eşinden dayak yiyerek, atalarına bağlılığını maddi sıkıntı çekerek, doğmamış ya da erken ölmüş kardeşine bağlılığını intihar teşebbüsü ya da yaşama sevinci eksikliğiyle kanıtlamak zorunda değildir. Tam aksine, onları ve olanları olduğu gibi kabul edip saygı göstererek zaten onlara bağlı olduğunu gösterir ve sorumluluk ve yüklerden arınmaya, özgürleşmeye başlar.
Örneğin, anneannesi şiddete maruz kalmış bir kişi, ‘anneannem nasıl dayak yediği halde dedemi sevip, onunla evli kalmaya devam edebilmiş?’ dediyse, çocukken şiddete maruz kalmamasına rağmen, eşinden şiddet görebilir. Bunun bir sebebi de, kabullenemediği olayı, evrenin aynısını kişiye yaşatarak karşısına çıkartmasıdır. Üstlenmenin altında yatan, kişinin anneannesine duyduğu sevgidir ama anneannesinin hayat deneyimini kabullenip onaylamak yerine, saygısızlık göstermesidir. Freudyen psikilojik terapi 20. y.y.’ın özellikle ikinci yarısına önemli farkındalıklar getirse de, 0-6 yaş dönemini baz aldığından, bu tip olaylar karşısında tıkanır. Çocukken şiddet görmemiş kişi, psikoloğa başvurarak olayın kaynağını bulamadığından, sorunu kökünden çözümleyemez. Çünkü sorunların kökleri sadece bizde yatmamakta, gerilere, hatta yedi kuşak öncesine kadar gidebilmektedir.
AİLE DİZİMİ: Aile Köklerine Yapılan Spiritüel Bir Yolculuktur.
Diğer bir örnekle, maddi durumu iyi bir aileden gelen, eğitimli bir kişinin maddi sıkıntı içinde olmasına karşılık yapılan bir aile dizimi çalışmasının çıkarımını anlatmak istiyorum size. Görünürde bolluk içinde yaşaması gereken bu kişinin, yaklaşık yüz yıl önce savaş yüzünden topraklarını, mal varlıklarını bırakarak, diğer etnik grup tarafından aimilasyona uğramamak, hayatta kalabilmek için kaçarak başka bir ülkeye göçmüş bir ailenin 5. kuşak bireyi olarak, aile büyüklerine olan kuvvetli sevgi bağı ile, ‘atalarım için önemli olan köşkleri, altınları değil, hayatta kalabilmekti, yaşayabilmek için parasızlığı göze aldılar, ben de onlar gibi sıkıntı çekerek onlara olan bağımı kanıtlamalıyım, param çok olursa onlara ihanet etmiş olurum’ düşünce ve hissine bağlanmış olduğu ortaya çıktı, o çalışmaya kadar kendisi de böyle bir düşünceye bağlı yaşadığını bilmiyordu.
Çözümler nasıl ortaya çıkıyor, şifa nasıl gerçekleşiyor?
Aile Dizimi çalışması; bir grup çalışmasıdır. İleri aşamalarda, ya da bireysel çalışma taleplerinde sembollerle çalışmak mümkündür. İlk kez aile dizimi yaptırmak isteyen bir kişiye geldiği kök ailesinin dizimini yaptırması tavsiye edilir. Annesi, babası, kardeşleri ve kendisi için grup içinden temsilciler seçip, onları alan içinde dizer (aile dizimi ismi buradan gelmektedir) ve aile dizimi terapistinin yönetimiyle çalışma başlar. Oluşan enerji alanında, spiritüel bir çalışma başlar. Birbirlerini ilk kez o çalışmada gören insanlar, birbirlerinin aile bireyleri gibi hissetmeye, konuşmaya ve davranmaya başlarlar.
Yukarıdaki örneklere devam edecek olursak, eşinden dayak yediği için aile dizimi yaptıran bir kişinin, temsilcilerin hisleri, çalışma boyunca çıkan işaretler ve onların fark edilip izlenmesi, rehberlerin yardımları ve gelen enerjinin kullanımı ile çalışma ilerledikçe konuyla/konularla ilgisi olan, gerekli aile bireyleri için de seçilen temsilcilerin de alanda dizimiyle, kişinin bu olayı anneannesinden üstlendiği ortaya çıktığında, artık çalışmanın sonuna yaklaşılmıştır. Bir dizimleme ortalama 30 dk. sürer. 10 dakika ya da 1 saat süren dizimler de olabilir. En önemli aşama, kişinin bile farkında olmadığı, hatta bilmediği bu gerçeğin, enerji alanında ortaya çıkmasıdır. Çalışmanın finali; dizim yaptıran kişinin anneannesini temsil eden kişinin önüne giderek, O’nun hayatına ve seçimlerine saygı duyduğunu dile getirerek, aldığı yükü saygıyla iade etmesidir. Aynı şekilde diğer örnekte de, atalarının seçimlerine saygı gösteren bireyin, o yaşam tarzının onların hayatlarının ve kaderlerinin bir parçası olduğunu kavraması ve kabul etmesidir. Büyükler de, sevgiyle ya da başkaldırıyla üstlenileni saygı gösterilerek geri alırken, ‘sen bizim yaptıklarımızı tekrar etmek zorunda değilsin’ derler. Bu anlatımlar okunurken sizlere piyes gibi gelebilir, çünkü olayın pratik boyutunda yaşanan enerjiyi, hissedilen sinerjiyi canlı tecrübe ederek anlayabilirsiniz.
Yaşadığımız sorunların temelleri; aile büyüklerimizden üstlendiklerimiz olabildiği gibi, kardeşlerimizden geliyor olabilir. Yaşama sevinci olmayan, sürekli suçluluk duygusuyla yaşayan bir kişi, bunların nedeninin, kürtajla alınmış ya da doğumundan kısa süre sonra ya da bebekken ölen kardeşi yüzünden olabileceğini AİLE DİZİMİ çalışmasıyla anlayıp, şifa bulabilir. ‘Kardeşim yaşayamamıştı, ben de ölmeliyim, yaşayarak O’na haksızlık yapıyorum, benim de yaşamam lazım’ tarzındaki hisler, kişinin hayatı boyunca bilinçaltında bastırılmıştır. Çalışmanın gücüyle gerçek hisler ortaya çıktığında, intihara meyilinin/ enerjisinin azlığının sebebini anlamış olur. Aslında bunun altında yatan sebep; sevgiyle yapılmasına karşın, kardeşinin kaderine saygısızlıktır. O’nun kaderini kabullenmeyerek evrene saygısızlıktır. Kardeşinin temsilcisiyle (ki o kişi o anda gerçekten kardeşinin enerjisi ile doluyor) yaptığı konuşma, gözgöze bakış, kucaklaşma ile çözülmeler yaşanmaya başlanır. Ölmüş kardeşine ya da yukarıdaki diğer örneklerde, anneannesi ya da atalarına kalbinde sevgiyle yer verdiğinde ve onların yaşamlarına, seçimlerine, kaderlerine saygı gösterdiğinde her iki taraf da özgürleştiklerini hissederler.
Kişi anneannesine bağlılığını eşinden dayak yiyerek, atalarına bağlılığını maddi sıkıntı çekerek, doğmamış ya da erken ölmüş kardeşine bağlılığını intihar teşebbüsü ya da yaşama sevinci eksikliğiyle kanıtlamak zorunda değildir. Tam aksine, onları ve olanları olduğu gibi kabul edip saygı göstererek zaten onlara bağlı olduğunu gösterir ve sorumluluk ve yüklerden arınmaya, özgürleşmeye başlar.
A.D.: Sülalelerimizin Miraslarına Saygı Göstermektir, Üstlenmek Değil.
Aile Dizimi; sadece aile büyüklerimizden aldığımız yüklerin teslim edilmesinden ibaret değildir. Kök ailemizin diziminde; aile içindeki rollerin karışmış olduğu ortaya çıkar: en sık rastlanan kombinasyon: annenin baba rolünü, en büyük çocuğun anne, ortanca ya da küçük çocuğun abla/abi ve babanın da çocuk rolünü almış olması gibi. Daha farklı kombinasyonlar da mümkündür. Rollerin karışmış olduğu bir ailede (ki günümüzde buna çok sık rastlıyoruz) sağlıklı enerji akışı olamaz. İlişkiler sağlıklı kurulamadığından, ruhsal/fiziksel rahatsızlıklar, maddi/manevi tıkanıklıklar, anlam verilemeyen gerginlikler v.b. olaylar yaşanır. Her bir aile ferdinin gerçek rolünü alıp, taşları yerine oturtmadan önce; karışıklıkların kökenlerine inilmeye başlanır. Küçük yaşta öksüz ya da yetim ya da öksüz ve yetim kalmış bir baba; ruhsal anlamda büyüyememiş ve çocuk kalmış olduğundan, kendi kurduğu ailesinde de fiziksel dünyada baba olsa da, ruhsal dünyada çocuk rolünü alır. Kendisi öksüz yetim bir çocukluk geçirmemesine rağmen, böyle bir anne/babanın çocuğuysa da aynı durum görülebilir. Eşini erken kaybetmiş bir kadının, evin hem anne hem baba rolünü almasını örnek almış bir kız çocuğu; kendi kurduğu ailesinde, baba rolünü alabilir.
Aile Dizimi; sadece aile büyüklerimizden aldığımız yüklerin teslim edilmesinden ibaret değildir. Kök ailemizin diziminde; aile içindeki rollerin karışmış olduğu ortaya çıkar: en sık rastlanan kombinasyon: annenin baba rolünü, en büyük çocuğun anne, ortanca ya da küçük çocuğun abla/abi ve babanın da çocuk rolünü almış olması gibi. Daha farklı kombinasyonlar da mümkündür. Rollerin karışmış olduğu bir ailede (ki günümüzde buna çok sık rastlıyoruz) sağlıklı enerji akışı olamaz. İlişkiler sağlıklı kurulamadığından, ruhsal/fiziksel rahatsızlıklar, maddi/manevi tıkanıklıklar, anlam verilemeyen gerginlikler v.b. olaylar yaşanır. Her bir aile ferdinin gerçek rolünü alıp, taşları yerine oturtmadan önce; karışıklıkların kökenlerine inilmeye başlanır. Küçük yaşta öksüz ya da yetim ya da öksüz ve yetim kalmış bir baba; ruhsal anlamda büyüyememiş ve çocuk kalmış olduğundan, kendi kurduğu ailesinde de fiziksel dünyada baba olsa da, ruhsal dünyada çocuk rolünü alır. Kendisi öksüz yetim bir çocukluk geçirmemesine rağmen, böyle bir anne/babanın çocuğuysa da aynı durum görülebilir. Eşini erken kaybetmiş bir kadının, evin hem anne hem baba rolünü almasını örnek almış bir kız çocuğu; kendi kurduğu ailesinde, baba rolünü alabilir.
Savaşların; sadece onları yakından yaşayanlar için acı dolu yanları yok, çünkü o acıları, esareti, açlığı, erken ölümleri, işkenceleri, tecavüzleri, soykırımları, esirliği, sürülmeyi, sürgünleri v.b. durumları yaşayan aile büyüklerimizin tecrübeleri ruhsal kodlarımızda kayıtlı olarak bizde de var olduğundan, anlamını çözemediğimiz sorunlar yaşatıyor bizlere. Olaylar kuşak atlayarak kendini tekrar ediyor ki; dönüp aile büyüklerimizin yaşadıklarına bir bakalım. Genel alışkanlık olan, ‘o zaman yokluk varmış, bebekler erken ölüyormuş, olur böyle şeyler’ ‘ooo savaş zamanı neler yaşanmış, geçmiş gitmiş, şimdi bunları konuşup tadımızı kaçırmayalım’ tarzı yaklaşımlardan ötürü; ders çıkarmamız gereken olaylar ört bas edildiğinden, sorunlar büyüyerek karşımıza çıkıyor. Onlardan da dersler almazsak, daha da büyüyerek takip eden kuşaklarda patlak vermeye başlıyor.
A.D.:Tozlu Sandıklardan Çıkarılanların; Gün Işığında Şifa Bulmasıdır.
Sorunları görmezden gelen bir sülaleye, sülalede daha önce olmamasına rağmen görme engelli bir çocuk doğabiliyor. Neden küçük yaşlarda uyuşturucu bağımlılığı arttı? Bence bu çocuklar ailelerine ‘siz kendinizi neyle/nelerle uyuşturuyorsunuz?’ diye soruyorlar. Gerçeklerden kaçmak; bir nevi uyuşmaktır çünkü. Rollerin yerli yerine oturtulması için; ebeveynlerin ebeveynlerine, onların ailelerine, sülalelere doğru aile dizimi yolculuğu başlar ve her seansta; farklı aile büyüklerinin yaşadığı acılar gün yüzüne çıkar, dikkate alınan, değer gösterilen, fark edilen acılardan, enerji yoluyla arınma dönemi başlar.
A:D.:Genetik Kodlar Gibi, Ruhsal Kodlarımızın da Farkına Varabilmektir.
Kişilerin enerjileri değiştikçe, ilişkilerde olumlu değişimler gözlenmeye başlar. Aileden tek bir kişi bile ailesi, sülalesi için aile dizimi çalışmaları yaptığında, diğer bireyler bu çalışmalardan fiziksel boyutta haberdar olsun olmasın, olumlu değişimlere uğrarlar. Fiziksel hayatta aramızda bulunmayan aile büyüklerimiz bile, ölümsüz olan ruhları sayesinde, zaten çalışmaların farkındadır.
Aile Dizimi çalışmaları; kişinin ilk kök aile dizimi yaptırmasının ardından, terapistle birlikte belirlenecek sıklıkta yapılabilir. Seans sayısını belirlemek için ilk Dizim yetersizdir. Ama ilk dizimin ardından, 2. dizimde hangi yöne gidilmesi konusu ortaya çıkabilir, ya da terapist ilk dizimin ardından birkaç konu ve birkaç aile bireyi ve büyüğü için de dizimler yapılmasını tavsiye edebilir. Peyderpey yapılan dizimlerde, seans sayısı ortaya çıkabilir. Yine de son kararı Danışan verir. Gruplara ‘katılımcı’ olarak düzenli iştirak edip, dizimleri izleyerek, rollere seçilerek, farkındalığınızı arttırabilirsiniz. Bu muhteşem şamanik çalışma; altıncı hissinizin kuvvetlenmesine, duru görüye sahip olmanıza, iç sesinizin yükselip daha sık konuşur hale gelmesine, meleklerinizin sizi daha çok koruyup, rehberlerinizden daha çok yardım almanıza yol açabilir, aman dikkat!
Sülalemizden geçen, ruhsal kodlarımızda kayıtlı: korku, endişe, açlık, fakirlik, taciz, çaresizlik, şiddet, taciz, kandırılma, dolandırılma v.b. his ve olaylarla çalışmamızdır.
Çok para kazanmak için çok çalışmak gerekmiyor ama mutlu, rahat, huzurlu olmak için; kendimizle çalışmamız çok işe yarıyor. Üstelik AİLE DİZİMİ, direkt sonuca yönelik, spiritüel yanı ağır bastığından hislerimizin bizi dolambaçsız şekilde çalıştırdığı, kısa sürede çok yollar katettiren benzersiz bir çalışmadır.
ŞİFA OLSUN.....
ALINTIDIR
A.D.:Tozlu Sandıklardan Çıkarılanların; Gün Işığında Şifa Bulmasıdır.
Sorunları görmezden gelen bir sülaleye, sülalede daha önce olmamasına rağmen görme engelli bir çocuk doğabiliyor. Neden küçük yaşlarda uyuşturucu bağımlılığı arttı? Bence bu çocuklar ailelerine ‘siz kendinizi neyle/nelerle uyuşturuyorsunuz?’ diye soruyorlar. Gerçeklerden kaçmak; bir nevi uyuşmaktır çünkü. Rollerin yerli yerine oturtulması için; ebeveynlerin ebeveynlerine, onların ailelerine, sülalelere doğru aile dizimi yolculuğu başlar ve her seansta; farklı aile büyüklerinin yaşadığı acılar gün yüzüne çıkar, dikkate alınan, değer gösterilen, fark edilen acılardan, enerji yoluyla arınma dönemi başlar.
A:D.:Genetik Kodlar Gibi, Ruhsal Kodlarımızın da Farkına Varabilmektir.
Kişilerin enerjileri değiştikçe, ilişkilerde olumlu değişimler gözlenmeye başlar. Aileden tek bir kişi bile ailesi, sülalesi için aile dizimi çalışmaları yaptığında, diğer bireyler bu çalışmalardan fiziksel boyutta haberdar olsun olmasın, olumlu değişimlere uğrarlar. Fiziksel hayatta aramızda bulunmayan aile büyüklerimiz bile, ölümsüz olan ruhları sayesinde, zaten çalışmaların farkındadır.
Aile Dizimi çalışmaları; kişinin ilk kök aile dizimi yaptırmasının ardından, terapistle birlikte belirlenecek sıklıkta yapılabilir. Seans sayısını belirlemek için ilk Dizim yetersizdir. Ama ilk dizimin ardından, 2. dizimde hangi yöne gidilmesi konusu ortaya çıkabilir, ya da terapist ilk dizimin ardından birkaç konu ve birkaç aile bireyi ve büyüğü için de dizimler yapılmasını tavsiye edebilir. Peyderpey yapılan dizimlerde, seans sayısı ortaya çıkabilir. Yine de son kararı Danışan verir. Gruplara ‘katılımcı’ olarak düzenli iştirak edip, dizimleri izleyerek, rollere seçilerek, farkındalığınızı arttırabilirsiniz. Bu muhteşem şamanik çalışma; altıncı hissinizin kuvvetlenmesine, duru görüye sahip olmanıza, iç sesinizin yükselip daha sık konuşur hale gelmesine, meleklerinizin sizi daha çok koruyup, rehberlerinizden daha çok yardım almanıza yol açabilir, aman dikkat!
Sülalemizden geçen, ruhsal kodlarımızda kayıtlı: korku, endişe, açlık, fakirlik, taciz, çaresizlik, şiddet, taciz, kandırılma, dolandırılma v.b. his ve olaylarla çalışmamızdır.
Çok para kazanmak için çok çalışmak gerekmiyor ama mutlu, rahat, huzurlu olmak için; kendimizle çalışmamız çok işe yarıyor. Üstelik AİLE DİZİMİ, direkt sonuca yönelik, spiritüel yanı ağır bastığından hislerimizin bizi dolambaçsız şekilde çalıştırdığı, kısa sürede çok yollar katettiren benzersiz bir çalışmadır.
ŞİFA OLSUN.....
ALINTIDIR
çok süper bir blogg burası
YanıtlaSil