Booking.com

Uyku pozisyonları ve anlamları




Uyku sürecinde bulunan kişilerin, uyuma pozisyonlarına göre yürütülen araştırmalar sonucunda oldukça tutarlı karakter analizlerine ulaşıldığı görülmüştür. Kadınlar ve erkeklerle ortak olarak yürütülen bu çalışmalar sonrası, en sık rastlanan uyku biçimleri ve yatış şekillerine göre çıkartılan psikolojik durumlar şu şekilde özetlenebilmektedir;

1) Cenin pozisyonu : Dizlerin göğüse doğru çekilerek, başın da biraz aşağıya doğru kıvrılarak uyunduğu pozisyondur. Uyku için çok da ideal olarak görülmeyen bu pozisyon, nefes almanızı ve diyaframınızı zorladığı için sağlıklı bir uyku çekmenize engel olabilmektedir. Öte yandan bu şekilde uyumayı tercih eden insanların daha çok dış dünyaya zorlayıcı ve kapalı bir karakter olarak gözükmüş olsalar da, iç yapılarında oldukça yumuşak, utangaç ve hassas bireyler olmaktadırlar.

2) Yana dönük pozisyon : Kişi sağına ya da soluna dönerek kollarını ileriye uzatıp uykuya dalmaktadır. Çoğu kişinin rahat hissettikleri için bu pozisyonda uyuduğu zannedilse de, aslında bu tip bir pozisyonu seçen kişilerin bu şekilde uyumalarıyla karakter olarak uyum içerisinde olduğu görülmüştür. Yana dönük uyuyan kişilerin dış dünyaya ve insanlara açık bir yapıda olduğu, ancak bir yandan da her ne kadar sıcakkanlı olsa da şüpheciliğini de koruduğu ortaya konulmuştur. Alaycı yapılarıyla şüpheciliklerini korumaya çalışmalarının yanında bir de hedefledikleri şeylere ulaşmak için her türlü imkanı kullandıkları görülmüştür.

3) Düz yatış pozisyonu : Bedenin dümdüz bir şekilde sağ ya da sol tarafa dönerek yatakta uzanırken kolların da aynı şekilde düz bir şekilde aşağıya doğru uzandığı yatış şeklidir. Bu tip bir uyku pozisyonunu tercih eden insanların uysal karakterlere sahip olduğu, aynı zamanda da sosyal çevrelere çabucak uyum sağlayan sosyal yönü kuvvetli insanlar olduğu saptanmıştır.

4) Asker pozisyonu : Yine bedenin dümdüz bir şekilde sırt üstü olması detayıyla birlikte kolların da aşağıya doğru düz halde konumlandırıldığı uyku pozisyonudur. Bu tip bireyler, uyku şekillerinden de anlaşılacağı gibi kuralcı ve her şeyin en iyisinin beklentisinde olan karakterlerdir. Hem kendi hayatlarında hem de çevrelerinin hayatlarında kontrolcü yapıları ile bilinmektedirler.

5) Serbest düşüş pozisyonu : Bu tip uyuyan insanların genelde yüz üstü yattıkları, kollarını ve bacaklarını nasıl rahat bir uyku sürecine geçmek istiyorlarsa o şekilde konumlandırdıkları gözlemlenmiştir. Kişiliklerinde en çok dikkat çeken kısım, uykularında da sevdikleri gibi serbestliklerine çok düşkün olmalarıdır. Hayatı seven, sınırlar içerisinde kalmayı kabul etmeyen bu bireyler; kendilerine yöneltilen eleştiri oklarından da hiç hoşlanmamaktadırlar.

6) Deniz yıldızı pozisyonu : Sırt üstü yatıldıktan sonra bacakların açılarak uzatıldığı, kolların da başın yanına ya da üstüne gelecek şekilde yastığa koyulduğu uyku pozisyonudur. Bu tip kişilerin hayatlarında en önem verdikleri kişilerin arkadaşları oldukları belirlenmiş ve hayatlarında genel manada yakınları için (arkadaşları ilk sırada olmak üzere) her türlü fedakarlığı yapabilecek oldukları sonucuna varılmıştır.
Uyuma pozisyonuna göre ilişki analizi

Bireylerin tek başlarına uykuya daldıkları süreçlerin haricinde, sevgilileriyle veya hayat arkadaşlarıyla uyudukları pozisyonlar birbirinden farklılık gösterebilmektedir. Yani normalde yüzü koyun yatmayı seven ve temassızlıktan hoşlanan bir kadın ya da erkek, iki kişi uyumaya başladığında çok farklı yatış pozisyonlarını alışkanlık haline getirebilmektedir. Bunun da sebebini araştıran bilim insanları, durumun tamamen çiftlerin birbirlerine karşı hissettikleri duygular ve sahip oldukları düşünceler sayesinde normalde alışmış olduklarının dışında da uyku pozisyonlarını tercih edebildikleri durumunu ortaya koymuşlardır.

Buna göre, çiftlerin en sık tercih ettikleri uyku pozisyonları ve anlamları ise şu şekilde özetlenebilir; 

Sarılarak sırt üstü uyuma : Bu tip uyuma pozisyonlarında genelde erkek sırt üstü yatar ve kollarını açar, kadın da yan dönerek erkeğin göğsüne yatmaktadır. Yatağın ortalanarak uyunduğu görülen bu pozisyonun çiftler için anlamı tutkulu bir aşk içerisinde bulunduklarıdır. Her iki tarafın da birbirine gerçek anlamda değer verdiğini gösteren bu durum, ilişkinin huşu içerisinde yaşandığını göstermektedir. 

Sırtlar temas edecek şekilde uyuma : İlişkinin en başlarında görülen bu uyku şeklinde, çiftler birbirlerine yüz yüze yakın bir temasta bulunmasalar da birbirlerine sırtlarını dönseler dahi sırt temasında bulunarak birbirlerini hissetmeye çalışmaktadırlar. Çiftlerin bu şekilde uyuması genel olarak çok belli edilemeyen duygu yoğunluğunu ve birbirlerine olan güvenlerini ifade etmektedir. 

Önce temas ederek, sonra ayrılarak uyuma : Bu tip bir uyku biçimini tercih eden çiftlerin iki ayrı karakter olarak son derece özgürlüğü ve bireyselliği sevdiklerinin söylenebilmesi dışında, beraberlerken de sadece birbirleriyle olmaktan oldukça keyif aldığı anlaşılmaktadır. Bu tip uyku süreci geçiren çiftlerin her ne kadar bağımsız bir hayatı tercih etseler de aslında birbirinin hayatlarında olmaktan memnun oldukları görülmektedir.
Kaşık pozisyonunda uyuma : Genelde erkeğin kadına arkadan sarılarak uyumayı tercih ettikleri uyku pozisyonudur. Kadınların da tercih edebildiği bir pozisyon olsa da; genelde bu tip bir uyku şeklinde sarılan tarafın ilişkinin daha koruyucu ve baskın tarafı olduğu belirlenmiştir. Kaşık pozisyonunda uyumayı seven çiftlerin bireysel olarak romantik kişiler oldukları ve birbirlerine karşı oldukça ince düşünceli oldukları da belirlenmiştir.
Yüz yüze uyuma : Birbirlerine temas etmedikleri halde yüzleri birbirine dönük olarak uyuyan çiftlerin sayısının da fazla olduğu tespit edilmiştir. Bu şekilde uyumayı seven çiftlerin ilişki içerisinde birbirlerine karşı oldukça sevgi dolu oldukları, sakin bir ilişki yaşadıkları ve ilişkilerinin temeline dinginliği koydukları görülmüştür. 

Temas etmeden uyuma : Bu tip bir uyku süreci geçirilirken çiftler birbirlerine sırtlarını dönerek, çoğunlukla yatağın iki ucunda birbirlerine en ufak bir temas halinde olmadan uyumaktadırlar. Genellikle bu uyku biçiminin tartışma sonrası veya bir tarafın diğer tarafa duyduğu kırgınlık sonrası tercih edildiği görülmüştür. Bunun dışında çok uzun yıllardır süren ilişkilerde veya evliliklerde, artık herşey rayına oturduktan sonra çiftlerin uyurken herhangi bir duygu akışına ihtiyaç duymamaları sonucunda da bu şekilde uyumayı tercih etmeleri gözlemlenen durumlar arasındadır.

ALINTI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder