Booking.com

HİPNOZ NE KADAR GÜVENLİ ?



KİLOLARDAN VE KORKULARDAN KURTULMA ZAMANI

Hipnoz, Yunanca uyumak anlamına gelmektedir. Fakat hipnoz tam anlamı ile uyku hali değil, uyku ile uyanıklık arasında olup, telkin almayı kolaylaştıran bir ruh halidir. Bilinçli olarak yapılan bir hipnoz sırasında, birey terapistin söylediği her şeyi duyar ve kendi düşüncelerinin de farkındadır. Hipnoz halinden çıktıktan sonrada her şeyi hatırlar.
Birçok kişi zihin-kontrolü konusunda tedirgin ve kırılgandır. Kişinin hipnoz anında, kontrolü kaybedeceği düşüncesi hipnoz olmasına engel olmaktadır. Hipnoz oluşumunda hipnotistin ve danışanın  etkili iletişimi önemlidir. Danışanın hipnotiste devrettiği bir kontrol yoktur. Kontrol her zaman danışandadır. Verilen telkinlere uyup uymamak onun iradesindedir.
         Hipnoz telkinlerle sağlanan bir hayal kurma halidir. Kişi, hipnotist tarafından yönlendirilerek zihinsel hayaller kurması sağlanılır.
         Hipnoz, dışarıdan bedene başka bir madde ya da fiziksel uyaran verilmeden doğal, değişmiş bir bilinç halinde olmadır. Kişi hipnotik durum denen bir duruma girer. Bu normal durumdan farklı bir haldir. Ama bu duruma girmesi de doğal uyarma yoluyla olur.
         Hipnoz gevşemiş bir telkine açıklık durumudur. Kişi beden ve zihin olarak o kadar gevşek bir hale girer ki sonunda her türlü telkine açık hale gelir. Hipnoz belli bir anda belli bir uyarıya ya da düşünceye yoğun odaklanma halidir.
         Hipnoz bilinçaltında kalıcı düşüncenin yerleştirilmesi halidir.
Fazla kilolarımı, bağımlılıklarımı veya korkularımı bırakma vakti geldi diyorsanız ve  kendinizi hazır hissediyorsanız gelin beraber geleceğe yeni bir kapı açalım.


Detaylı Bilgi için : 0224 2254343 * 0 532 457 9393

MEŞHUR AİLE DİZİMİ TERAPİSİ


Aile dizimi, bireyin başına gelen her türlü iyi veya negatif olayların temelinde kişinin içinde bulunduğu aile sistemi ile ilişkilendirir ve cevapları daha çok kişinin aile sistemi üzerinden bulmaya çalışır. Kuşaklarınızı oluşturan ailelerinizin hikayesini farkında olarak veya olmayarak günümüze ister istemez yansıtıyoruz. Bireysel hayatlarımızda sürekli bir şekilde tekrar eden olaylar silsilesi ile karşılaşabiliyoruz.
– Geçmiş aile bireyleri hikayesinde, göç, tecavüz, cinayet, mecburi ayrılık, anne ve babadan ayrı düşme, hak yeme, hiyerarşiyi bozan hareketler, düşükler, intihar, tekrar eden psikolojik rahatsızlıklar, erken ölümler…vb kişinin aile sisteminde işlerin ters gitmesine neden olmakta ve bundan gelecek kuşaklarda ne yazık ki etkilenmektedir.
– Kolektif bilinçaltında bulunan pek çok yaşanmış tecrübeler Aile Dizimi tekniğiyle ortaya çıkarılabilmektedir. Bu sayede başka zamanda, mekanda, insanların başına gelmiş olan ve etkileri kişilerin üzerinde devam eden olaylar gün yüzüne çıkmakta ve ruhsal düzeyde kişileri yöneten ve yönlendiren eğilimler çözümlenebilmektedir.
– Korkular, zayıflıklar, öz güven sorunları, öfke, kin, soğukluk ve katılık gibi duygular aile dizimi çalışma sonrası, yerini kendine güvene, güçlü duruşa ve kararlılığa, sıcak, yumuşak ve uyumlu davranışlara terk dönüşmekte, böylece yaşam yeni baştan daha enerjik ve dış dünyayla barışık halde yeniden yapılanmaktadır.
– Bir takım psikolojik zorlanmalardan özgürleşmek mümkün olmaktadır. Aile dizimi herhangi bir hastalığın tedavisi yerine geçmemekle birlikte hastalığı yaratan ruhsal ve psikolojik tavra yönelik çalışmaktadır. Farkındalık katan bu çalışma ile kişinin yaşamla, çevreyle, kendi sistemi ile olan ilişkileri yeniden düzenlenebilmektedir.
– Aile dizimi çalışması, en başta da söylediğim gibi bir grup çalışmasıdır ve temsilci algısı ile çalışır. Her ne kadar psikodrama çalışmasına benzer yönleri de olsa, uygulanan teknikler ve metotlarla bundan ayrılmaktadır. Aile dizimi üç temel noktadan hareketle çalışır. Denge – Düzen – Aidiyet. Bu üç bölümden biri bir şekilde zarar görmüş ise şu anki hayatımızda aile, para, kariyer, sosyal veya özel ilişkiler, kendimizle olan ilişkilerimiz de etkilenmektedir.
– Örneğin bir kişinin her defasında kurmuş olduğu işin iflasla veya başarısızlıkla sonuçlanması, aslında kendi kök aile hikayesinde (babanın babası mesela) birini öldürmesi olabilir. Veya bir kişinin OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk) sahip olması aslında 3. kuşaktaki bir tecavüz hikayesinin ürünü olabilir. Yaşanan ilişkilerin tam evlilik arefesine gelindiğinde bitmesi belki de ailedeki göç hikayesi ile ilişkisi olabilir. – Örnekler pek tabii ki çoğaltılabilir. İşte aile dizimi çalışmasında, kök ailenizden getirdiğiniz hikayeniz üzerinde kolektif bilinç ve bilinçaltını kullanarak çalışır. Bu çalışma esnasında türlü terapotik müdahalelerle kişinin kök ailesinden getirdiği hikayenin gücü azaltılır ve kişinin şu anki yaşamında takıldığı konu veya konular kendiliğinden çözüme doğru gider.
– Fiziksel, ruhsal ve psikolojik beslendiğimiz tek kaynağımız ailemiz… Bu kaynaklarımızla olan ilişkilerimiz ne kadar sağlıklı bir noktaya taşınırsa, bilinçli olarak yaşadığımız hayatta hikayemiz ve başımıza gelen olayların kalitesi hızla değişmeye başlar.



Alıntı